Cebir Suçu ve Cezası (TCK m.108)
Cebir Suçu ve Cezası (TCK m.108)’ya göre cebir suçu hem adam yaralama hem de Hürriyete karşı suçlar arasında yer almaktadır. Genel anlamda cebir suçu ise; kişinin vücut bütünlüğüne zarar vermek sureti ile yani fiziki bir güç kullanarak karşıdaki kişinin bir eylemi yapmasını engellemek ya da tam tersi, kişiyi bir davranışı yapmaya zorlamak olarak tanımlanmaktadır.
Cebir Suçu Nedir?
Yukarıda da belirtildiği üzere cebir suçu; bir kimseye karşı fiziksel güç kullanarak o kimseyi herhangi bir eyleme zorlamak olarak tanımlanmaktadır. Cebir suçundaki asıl durum, güç kullanarak ya da bir eylem içerisinde bulunarak karşıdaki kişinin iradesini ve özgürlüğünü kısıtlamaktadır. Yani bu bağlamda, gerek fiziksel şiddet ile kişinin fikrini değiştirmeye çalışmak; gerekse herhangi bir madde ( uyuşturucu, ilaç vs. ) vererek kişin iradesine hükmetmeye çalışmak her ikisi de cebir suçuna dair olmaktadır.
Borç veren bir kişinin yani alacaklının, bu borcu borçlu olan kişiden fiziksel güç yardımı ile tahsis etmeye çalışması cebir suçuna örnek olarak verilebilir. Aynı şekilde mal sahibi bir kimsenin, malını satması için yapılan fiziksel baskı yani şiddet de cebir suçuna dahildir.
Bu suçun içeriği ve cezası Cebir Suçu ve Cezası (TCK m.108) esaslarına göre değerlendirilmekte ve verilmektedir.
Cebir Suçu ve Cezası (TCK m.108); Cebir Suçunun İçeriği
Cebir suçunun oluşabilmesi için yukarıda belirtilen fiziksel şiddet durumunun meydana gelmesi yani mağdurun vücut bütünlüğünü bozmaya yönelik bir eylemin gerçekleştirilmiş olması gerekmektedir. Tehdit yolu ile kişiye zarar verileceğinin söylenmesi cebir suçu içerine dahil olan bir durum değildir. Örneğin; bir kişiye “borcunu öde yoksa seni döverim “ denilmesi cebir suçu değil tehdit suçunu oluşturmaktadır. Durumun cebir suçuna dönüşmesi için borçlu olan kişiye karşı fiziksel bir şiddetin uygulanmış olması gerekmektedir.
Cebir suçunda şiddet durumu söz konusu olduğu için bu durum kasten adam yaralama suçundan dolayı verilecek olan cezanın azaltılması dahilinde cezalandırılır. Bu yüzden de genel olarak kasten adam yaralama suçunun nitelikli hali olarak da değerlendirilmektedir.
Cebir Suçu ve Cezası (TCK m.108); Cebir Suçu ve Cezası
Cebir Suçu ve Cezası (TCK m.108) belirtildiği üzere kasten adam yaralama suçunun nitelikli halidir. Bu sebeple verilecek olan cezalar da bu bağlamda düzenlenmektedir. Cebir suçunu işleyen suçluya kasten yaralama suçundaki cezanın 1/2 yahut 1/3 oranında artırılması ile verilmektedir. Örneğin; silah kullanarak adam yaralama durumu için faile TCK m.86/1 gereğince alt sınır olarak 1 yıl hapis cezası verildiğini düşünelim. Buna bir de TCK m.86/3 gereğince yarı oranda arttırılacak olan cebir suçu da dahil olduğunda ceza otomatik olarak 1 yıl 6 aya kadar çıkmış olacaktır.
Cebir Suçunun Para Cezasına Çevrilmesi
Her ne kadar kişinin vücut bütünlüğüne zarar verme durumu söz konusu olsa da cebir suçu para cezasına çevrilebilmektedir. Ancak bulun için bu suçta hükmedilen hapis cezasının 1 yıl ya da daha altında bir süreçte olması gerekmektedir. Buna ek olarak cebir suçu 2 yıl veya daha altında bir süreçte belirlendiğinde bu cezanın ertelenmesi de mümkündür.
Ayrıca bu davada da çoğu dava türünde olduğu gibi zaman aşımı durumu söz konusudur. Böylece cebir suçu ile açılan bir davanın zaman aşımına uğraması için geçen süre 8 yıl olarak belirlenmiştir.
Cebir suçu için kişinin dava açmasına gerek yoktur. Olayın yargıya intikal etmesi durumunda dava otomatik olarak açılacaktır. Ayrıca cebir suçuna uğramış olan kişinin ( varsa ) şikayetinden vazgeçmesi dahi davanın düşmesine neden olmamaktadır.